SUN OF KARAKUM - IV “The poet of Homeland, or the agony of endless regret”

Author:

Year-Number: 2015-Volume 3 Issue 2
Yayımlanma Tarihi: null
Language : Turkish
Konu : null
Number of pages: 303-311
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Edebiyat eserleri içerisinde hiçbir zaman tamamlanamayacak olan yegâne tür şiirdir. Kim onu nasıl tarif ederse etsin mutlaka eksik kalan bir tarafı vardır. Bunun sebebi ise şiirin kendine has bir kutsallığının olmasıdır. Varlık kavramı içerisinde bizim görmüş olduğumuz ebedi sırların habercisi olan ve her çağda karanlıklar içerisine dalma cesaretini gösteren şairler için ise şiir, âdeta kaderin gülen bir bahçesi olup toplumun ortak sesi ve bireyin kendini bulduğu bir türküdür. Şiir, aynı zamanda dil ile varlığın birleşmesidir. Kâinat, hayat, ölüm, aşk, sanat, felsefe gibi kavramlar en güzel ifadelerini şairlerin kaleminden dökülen şiirlerde bulmuşlardır. O, tek bir insanın olduğu gibi ortak bir tavrın da coşkusudur. Eski çağlardan beri insanlar şairlerin, ellerinin altındaki rahat ve huzuru bırakıp kâinattaki yıldızlara, sulara ve ağaçlara hayranlıkla bakarak onlardaki sırları yeniden keşfetmeye çalıştıkları için Yaratıcı’ya en yakın olan insanlar olduklarını düşünmüşlerdir. Şairlerin günlük hayattaki hazineleri ise dil ve onun birer yapı taşı olan kelimelerdir. Onlar için bu kelimeler, acı çekilerek açılması gereken birer sır küpüdür. İnsanoğlunun sokakta, çarşıda, kahvede çiğneyip bir kenara atarak çamura bulandırdığı bu kelimeleri, şairler ellerine alıp günlerce ve aylarca tozlarını ve topraklarını yıkayarak içlerindeki sonsuzluk ışığını yeniden yakıp göklere yükseltir. İşte bu yolda gayret gösteren şairlerden biri de kaderin bir cilvesiyle uzak bir kuzey ülkesinde bulunan Türkmen şairi Ak Welsapar’dır. O, sanatını kendi vatanını terennüm etme, onu sevme ve onunla gurur duyma yolunda icra etmiş ve bu duygularını Ak Öy [Ak Ev] (1996) ve Watanym Galdy [Vatanım Kaldı] (2005) adlı iki kitapta toplamıştır. Bu çalışmada, günümüz Türkmen edebiyatının yurtdışındaki önemli temsilcilerinden biri Ak Welsapar’ın şiirleri üzerinde durulacak; yazarın hayata bakışı, beklentisi, hayalleri, çektiği acılar ve bugünkü durumu Ak Öy [Ak Ev] (1996) ve Watanym Galdy [Vatanım Kaldı] (2005) başlıklı iki kitabından hareketle değerlendirilmeye çalışılacaktır.

Keywords

Abstract

Among the works of literature, poetry is the sole genre which can never be completed. No matter who defines it, and how it is defined, there is always a missing point. The reason for this is that poetry has a characteristic sanctity. Within the concept of existence, poetry is the harbinger of literary secrets that we see and for the poets who dare to dive into darkness in every age, it is a song in which the individual finds himself, and which is the common voice of society, and it is the smiling garden of destiny, so to say. Also, poetry is the combination of language and entity. Concepts such as universe, life, death, love, art and philosophy are best expressed through poems. It is the enthusiasm of a single individual and a common attitude. Since time immemorial, people have thought that poets are the closest people to the Creator because they renounce their comfort for the sake of trying to rediscover the secrets of stars, waters and trees as they look at them with admiration. One of the poets expending a lot of effort on this way is Ak Welsapar, a Turkman poet living in a remote northern country in a twist of fate. He pursued his art to describe his homeland pleasantly, to love it, and to be proud of it. He collected his emotions in these two books known as Ak Öy (1996) and Watanym Galdy (2005). In this study, the poems of Ak Welsapar, one of the significant representatives of current Turkman literature abroad, will be dwelt upon; on the basis of the two books entitled Ak Öy (1996) and Watanym Galdy (2005), his view of life, his expectation, his dreams, his griefs, and his present status will be assessed.

Keywords